Öğrenci kendisine verilen zamanı istediği gibi kullanmakta özgür olmalıdır.
Matematik nasıl öğrenilir? En kolay yöntem nedir? Nasıl bir strateji bulmalı? Matematikte zorluk yaşayan öğrenciler bu soruların cevabının peşinde. Ancak İstinye Üniversitesi (İSÜ) Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Derste öğrencilerini serbest bıraktığını belirten Nesin, “Hayat onun. Kendisine verdiğim süreyi dilediği gibi kullanmakta serbesttir.”
Bazı öğrenciler için matematik öğrenmek bunaltıcı olabilir. Öğrenciler formül nasıl bulunur, matematik nasıl daha kolay öğrenilir diye araştırıyorlar. İstinye Üniversitesi (İSÜ) Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Öğrencilerin bireysel farklılıkları dikkate alınarak matematik eğitiminde yalnız bırakılabileceğini belirten Nesin, “Derslerime yaklaşık %10-20 oranında müdahale ediyorum. Gerisi öğrenciye kalmış. Bu onun hayatı. Kendisine verdiğim süreyi dilediği gibi kullanmakta serbesttir.”
“Kimse kimseye düşünmeyi öğretemez”
prof. Dr. Kimse kimseye düşünmeyi öğretemez. Karın kaslarınızı nasıl geliştireceğinizi öğrenebilirsiniz, internet yeterlidir ama düşünmek aynı şey değildir. Düşünmek ve düşünmek öğrenilir” diyor.
“Öğretmenler sadece öğrencilere rehberlik edebilir”
Matematik eğitiminin temel amacından bahseden Nesin, “Lisans matematik eğitiminin amacı öğrencilere ‘bana zaman verdiğiniz sürece her şeyi anlayabilirim’ duygusunu vermektir. Bunu gerçekleştirmek için öğretmenlerin öğrencilere yol göstermekten başka yapacakları bir şey yoktur. Anlamak tek başına yapılan bir eylemdir” diyor ve öğrenmenin bu kadar da olmayabileceğine dikkat çekiyor.
“Matematik öğrenmek uluslararası düzeyde öğrenilebilir”
Küreselleşen dünyada matematik eğitiminin sınırlandırılamayacağını belirten Prof. Nesin şöyle devam ediyor:
“Küreselleşmenin geldiği bu aşamada Türkiye diye bir şey yok ama öğrenciler farkında olmayabilir. Bir öğrenci sınıfından, öğretmeninden, okulundan, köyünden, kasabasından, şehrinden ve hatta ülkesinden kopup uluslararası bir boyuta ulaşabilir. Öncelikle İngilizce ve mümkünse ikinci bir yabancı dil öğrenmeli. İnternet denen çok yararlı (ama aynı zamanda çok zararlı) bir şey var.”
“Bu çabanın ana unsuru öğrencinin kendisidir”
“Problem çözmeden matematik olmaz” diyen İSU Öğretim Üyesi, “Problem çözmek lazım. Ama sadece problem çözmeye odaklanan öğrencinin çapı küçülür, hava alamaz, uzağa gidemez. Problem çözmeden değil, sadece problem çözmeye odaklanmak ‘Ben küçüğüm, bana bu kadar’ demektir. Matematik çok daha derindir” diyor. Matematik kavramlarının öğretiminde öğrencilerin motivasyonunu artırmak için neler yapılabilir sorusuna Nesin şu yanıtı veriyor: :
“Keşke bilseydim… Hiç bilmiyorum. Bu çabanın ana unsuru öğrencinin kendisidir. Çaba göstermesi gerekiyor. Biz öğretmenler, öğrenciyi doğru soruya, doğru probleme, doğru kitaba yönlendirmeliyiz.”
“Derslerime yaklaşık %10-20 müdahale ediyorum”
Matematik eğitiminde teknolojinin rolü ile ilgili olarak “Matematik öğrenildiğinde teknoloji kullanımı otomatik olarak gelmektedir. Özel bir çaba sarf etmeye gerek olduğunu düşünmüyorum” diyor. Profesör, “Farklı öğrenme biçimlerine ve bireysel farklılıklara matematik eğitiminde nasıl uyum sağlanabilir?” “Öğrenciyi kendi haline bırakmak… Başka yolu olamaz. Derslerime yüzde 10-20 kadar müdahale ederim. Gerisi öğrenciye kalmış. Bu onun hayatı. Benim ona verdiğim zamanı istediği gibi kullanmakta özgür.”
“Tüm muhakemelerin arkasında matematik vardır”
“Her türlü muhakemenin arkasında matematik vardır” diyen Nesin, şöyle diyor:
“Dünyayı matematikle anlıyor ve başkalarına matematikle açıklıyoruz. Hem anlamanın hem de başkalarına anlatmanın başka yolu yok. Tüm muhakemelerin arkasında matematik vardır. Dünya, evren, ilişkiler sadece ve sadece matematiktir demiyorum elbette çok daha fazlasıdır. Ancak tüm muhakeme matematiğe dayalıdır. İnsan ırkı akılla ve dolayısıyla matematikle sınırlıdır.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
